ALİ GARDAŞ

36-Daha Anamdan Doğmadan

Kümeören köyüne ait Vahanlar adı verilen arazi, Kayseri il sınırının bittiği, Sivas il sınırının başladığı bölgedeki ovanın ortasında yer alan, geniş ve verimli bir alana sahipti. Beştepeler bölgesinden aşağıya doğru ilerleyen otobüs ve kamyonların ışıkları ilk olarak Vahanların üzerine düşerdi. Araçlar ovanın bir kenarından süzülerek uzaklaşırlarken, sanki ovanın ortasında çalışanları kaderleriyle baş başa bırakırlardı. Bir ikindi vakti Vahanlar denilen bölgede, …

Devamını Oku

35- Havla Karabaş Havla

Kar durmadan yağmaya devam ediyor. Nerdeyse bir küçük çocuk boyuna ulaşmış karın kalınlığı. Ama her şey normal gibi, okullar açık, insanlar yakacağı tutumlu kullanmak dışında, yoğun kar yağışını çok da önemsemiyorlar. Büyüklerin konuşmasına kulak kabartıyoruz; böyle giderse kar çok tutacak, bu kış, belki de adam boyuna ulaşır” deniliyor. Hafta sonu gelmişti. Hüseyin ve arkadaşları ödevlerini ilk akşamdan yapmaya çalışıyordu. Çünkü …

Devamını Oku

34-Gilaburu, Şalak ve Kelek

Gilaburu Sivas yöresinde özellikle Gemerek civarında yetişen nar kırmızısı üzüm salkımı benzeri küçük taneciklere sahip, çoğunlukla doğal yetişen çalımsı bir bitkidir. Basit olduğu kadar da sade ve önemli bir bitki türüdür. Bazen bir çeşmenin başında, bazen hafif kırsal bir tarlanın sınırında, bazen bir dere kenarında görürsünüz onu. Hemen kızarmaz, sabırla sonbaharı bekler. Sonra yemek istersiniz dalından koparıp. O da ne? …

Devamını Oku

33-Ecevit, Demirel ve Erbakan İle Ekmek Kavgası

Şehirdeki yaşam, insanların gözünü açacağına bazen de körleştiriyor. Bugün ister küçük bir şehirde isterse bir metropolde yaşayalım fark etmiyor. Eğer siyasetle doğrudan uğraşmıyorsanız, ya da mesleğiniz gereği bir tartışmanın içinde değilseniz, aileniz dışında birileriyle ülke meselelerini tartışmak pek kolay bir şey değil.  Hangi Lider, hangi hükümetler ne yaptı? Neyi iyi yaptı, neyi kötü yaptı. Neleri yanlış yaptı? Üstelik iletişim çağının …

Devamını Oku

32-Zemzem Ablamın Israrı

Anadolu insanı bir gariptir, bazı huyları bir kez yerleşti mi, ölünceye kadar değişmez, kişiyle bütünlük kazanır, bu nedenle çoğu zaman; “Can çıkar, huy çıkmaz” derler. Bu, başkasına zarar verecek ölçü ve nitelikte olmadığı sürece güzel bir karakteristik kimlik göstergesi olarak da değerlendirilir. Hakkı amcanın hanımı Zemzem abla da böyle tatlı kişiliğe sahip birisidir. Sevecen, düşünceli, çalışkan, dürüst ve çok ilgili …

Devamını Oku

31-Silgili Kalem

Hüseyin ilkokul ikiye geçmişti. Okulda birden beşe kadar beş sınıf bir arada okuyor, aynı öğretmen iki üç sınıfı birden okutuyordu. Öğretmen sayısı ikiye çıkmıştı ama ortadaki büyük tek bir sınıftı. Öğretmenler sınıfı beş gruba ayırmışlardı; birler, ikiler, üçler, dörtler, beşler diye. Aynı anda bu beş sınıfa da ders veriliyordu. Kalem tutmayı yeni öğrenenlerden, tahtada matematik problemi çözme yarışı yapanlara, yapamadığı …

Devamını Oku

30-Battal Emmi ve Parkıtların Pamuk Bacısı

İlkokul yeni bitmiş, ortaokula başlamış Mustafa, Hacı ve Hüseyin. Şanslılar, çünkü birlikte çok başarılı arkadaşlarından sadece bu üçü bu şansı yakalayabilmişler. Hacı’nın ebesi Gemerek eşrafından Parkıtlardan olunca çok kolay ev bulurlar. Arkadaşları da vardır, yukarı mahalleden. Hüseyin ablasının yanında, Mustafa ise Gemereğe taşındıkları için kendi evlerinde kalıyor.  Okuldan gelince adettendir, büyükler ziyaret edilir, neler yapılıyor, okul nasıl gidiyor, anlatılır. Onların …

Devamını Oku

29-Ali Gardaşın Kavgacı Hali

İlkbaharın son günleri, yazın sıcağı kendisini iyiden iyiye hissettiriyor. Otlar serpilmiş, boylanmaya başlamış, doğa yenilenmenin sağladığı cazibeyi tüm canlılara en iyi şekilde sunuyor. Kayısılar tomurcuklarını çağlaya dönüştürmüş ve çağlalar da insanlara; “Sabredin yeni yılın ilk meyveleri yolda” diyor. Çayırlar, otlar inadına yeşil, boylanmış ama tazeliğin verdiği enerjiyle dimdik ayakta, hayvanlar için dayanılmaz bir cazibe oluşturmaya başlamışlar. Henüz işler tarlada, bağda …

Devamını Oku

28-İğde Boncuğu Ve Ali Gardaşın Nişanı

İğde ağacı Anadolu’nun ilginç ağaçlarından biridir. Çoğunlukla doğal olarak yetişen bir ağaç türüdür. İnsanlar bu ağacı çok sever ve evinin, bahçesinin önüne, sağına soluna eker. Çok alçakgönüllü bir ağaçtır, sulamazsın, kurumaz. Sabırla yaşamaya ve büyümeye devam eder. Bu yaşama bağlanış biçimi nedeniyle çok arsız bir ağaç olarak da tanımlanır. Baharda öylesine güzel bir koku salgılayarak yapraklarını açar ki, sanki; “Ben …

Devamını Oku

27-Beyaz Oğlan

Rahmetli Eminatın’ın baba evi, Gemereğin üst kısmında, ilk yerleşim bölgelerinin ortasındadır. Geniş bir avlu duvarı ile çevrili, taş ve kerpicin birlikte süslediği güzel, klasik bir iç Anadolu evidir. Kümeören’de ilkokulu bitiren Veysel ağabey Gemerek ortaokuluna yazdırılır. Ali Gardaş okuldan ayrılmak zorunda kaldı ya, Hasan ağa bir küçüğüne Veysel’e en azından bu fırsatı sunmak ister. Ne pahasına olursa olsun Veysel okula …

Devamını Oku